6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 595. ve devam eden hükümleri kapsamında hisse devrini etkileyen hükümler düzenlenmiştir. En önemli şekil şartları olarak pay devrini ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı biçimde yapılması ve imzaların noterce onaylanmasıdır. Elbette bu işlemi takiben esas sözleşmede aksi hüküm bulunmuyorsa genel kurul onayı gerekmektedir.
A- Hisse Devri
B- Hisse Devrinin Sonuçları ve Ortakların Sorumlulukları
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un (“AATUHK”) 35. maddesine göre; herhangi bir ortak, şirketteki payını devredecek olur ise, payı devreden ve devir alan kişiler devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmaktadırlar. AATUHK madde 35: “Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar. Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur. Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.”
2. Şirketin Özel Borçlarından Doğan Sorumluluk;
Ticaret hukukun temel ilkelerinden birisi ortakların, şirketlerin özel borçlarından dolayı sorumsuzluğudur.Türk Ticaret Kanunu’nun 573/2 Maddesine göre’’ limited şirket ortakları, şirket borçlarından sorumlu olmayıp, sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemekle yükümlüdür’’. Ticaret Hukukunda ortakların bu sorumluluğuna “sınırlı sorumluluk” denilmektedir. Limited şirket, borçlarından dolayı sadece şirket malvarlığı sorumlu tutulmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 602.maddesi "Şirket, borç ve yükümlülükleri dolayısıyla sadece malvarlığıyla sorumludur." hükmü ile bu hususu açık bir şekilde düzenlemektedir. Bu nedenle, limitet şirketlerde hisse devri yapıldıktan sonra, mali tablolarda yer almayan çek ve senetler ile kayıtlarda yer almayan teminatlardan yeni ortaklar(yeni hisse alanlar) sorumlu değildir.
ÖNEMLİ NOT: Mali tablolarda yer almayan çek ve senetler ile kayıtlarda yer almayan teminatlardan şirketin sorumlu olmaması açısından ve mahkemelerde açılacak davalar için kanıt oluşturmak amacıyla hisse devri sırasında aşağıdaki tedbirler alınmalıdır. Bunun için hisse devrinin yapıldığı tarihte ki Detay Mizanı mutlaka noter tasdikinde geçirilmelidir.
Mehmet Nuri ÇELİK
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir